Bu ifadenin, bizim basının yakıştırması olduğu o kadar belli ki... Hani insanın, Portekiz basınına sorası geliyor aksi durumda... Serdar, topu topu kaç maçta görev aldı ki zaten? Ne zaman keşfettiniz? Ne oldu da Messi'ye benzettiniz? Ben dahil, bütün Beşiktaşlılar, top yekün uyuyor muyuz? Bu çocuğun farkına varamamış mıyız senelerdir...? Uzar gider sorular, neyse.
Forza Beşiktaş forumunda, konu ile ilgili açılan başlıkta şöyle bir yorum gördüm:
"Maşallah ülkemin topraklarında Messi'den geçilmiyor. Çoğu, topu iki adım öteye itemiyor ama hepsi Messi!"
Tabii, çıkan bütün bu haberlerin ardından Mustafa Denizli duruma el koyuyor ve Serdar'ı bir köşeye çekip soruyor;
+ Doğru hocam.
- Peki öyle olsun... Ama şunu bil, seni bırakmam.
Bu diyaloğa son noktayı, Serdar manidar bir şekilde koyuyor;
"İyi de hocam, 18'e bile almıyorsun ki?"
Bu gelişmelerin ardından, dün de Serdar'ın menajeri Ekrem Örenç konuştu...
“Serdar’a sadece Portekiz değil, Almanya ve İsviçre’den de teklifler var. Biz teknik kapasitesi yüksek bir ligi tercih ediyoruz.”
...dedi sayın menajer. Serdar'ın sözleşmesi sezon sonunda bitiyor, yani, bonservisi elinde. Kalırsa ne kazanırız kestiremiyorum ama, giderse çok şey kaybetmeyeceğimizi düşünüyorum. İyi bir futbolcu Serdar, ancak bugüne kadar iyi bir profesyonel gibi davranmadı. Arda Turan'a çalım atmayı öğreten -ki bunu Arda'nın kendisi söyler- Serdar, o nefis yeteneğini bizlere pek fazla göstermedi maalesef. Yeteneğini, aklı ile birleştirip, gerçek bir yıldız olamadı. Bu saatten sonra da, Serdar'ın, Beşiktaş'a üstün hizmetler vereceğini düşünmek, hayalcilik olur.
Kalırsan ne ala, gidersen de yolun açık olsun Serdar Özkan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder